Free Porn
xbporn

https://www.bangspankxxx.com
Ana SayfaKritik SorularNeden Bazı Dualar Kabul Olmuyor?

Neden Bazı Dualar Kabul Olmuyor?


İslam’a göre dua etmek bir ibadettir. Kulun acizliğini bilmesi ve yaratıcısının yüceliğini kabul etmesi demektir. Hz. Muhammed (s.a.v) duanın önemine dikkat çekerek “Dua ibadetin özüdür” ifadesini kullanmıştır.[1]

Allah Kur’an’da “Bana dua edin size cevap vereyim.”[2] hitabıyla dualara karşılık verdiğini bildirmiştir. Bu ayette, cevaptan kasıt mutlaka isteğinizi yerine getireceğim demek değildir. Kişi dua ederek isteğini iletirken aynı zamanda ibadet etmiş ve sevap kazanmış olur. Bu durum da duaya bu dünyada karşılık verilmese bile ahirette karşılığının mutlaka olacağını gösterir.

İnsan bazen kendisi için uygun olmayan bir şeyi ısrarla isteyebilir. Ancak neticesinde onun hayrına (iyiliğine) olmayacak bir sonuç ortaya çıkabilir. Bu durum Bakara suresinin 216. ayetinde şu şekilde ifade edilmiştir: “Hakkınızda hayırlı olduğu halde bir şeyden hoşlanmamış olabilirsiniz. Sizin için kötü olduğu halde bir şeyden hoşlanmış da olabilirsiniz. Yalnız Allah bilir, siz bilmezsiniz.” İslam âlimlerinden Bediüzzaman Said Nursi isteklerimizin bazen aynen verilmemesindeki hikmeti şu örnekle açıklamıştır; bir hasta doktordan ısrarla kendisine çok zarar verecek bir ilacı istese doktor o kimseye o ilacı vermez. Çünkü bilir ki o hastanın şifası başka bir ilaç iledir. Bunun gibi insanı yaratan ve onu tanıyan da onun için daha iyi ve güzel olanı kendisinden daha iyi bilir.[3]

Dua eden insan manevi olarak tatmin duygusu yaşar. Çünkü kendisine en yakın olan, içinden geçenleri bile bilen bir yaratıcıya[4] içini dökmek, halini arz etmek kişiye yalnız olmadığını hissettirir. Dua etmek için bir zamana ya da mekâna ihtiyaç duyulmaz her an her yerde Allah’a istekler sunulabilir. Bununla beraber birçok hadiste duanın kabul olması için bazı vakitler tavsiye edilmiş[5], ayrıca babanın evlada, Müslümanın Müslümana yaptığı dua ve yolcunun duası gibi farklı durumlarda yapılan duaların da kabule daha yakın olduğu ifade edilmiştir.[6]

Dünya hayatı sınırlar üzerine kuruludur. Gözün görmesinin bir sınırı vardır; duvarın ardını göremez. Kulağın duymasının bir sınırı vardır; her frekanstaki sesi duyamaz. İslam inancına göre tüm bu sınırların kalktığı, bu dünya için imkânsız görünen şeylerin imkânlı hale geldiği yer cennettir. Dolayısıyla dünyada yaşayan tüm insanların aynı anda, her isteğinin, istendiği şekliyle yerine getirilmesi imkânsızdır. Böyle olması karmaşa ve olumsuzluklar yaşanmasının da önüne geçmiş olur.


[1] Tirmizî, Daavât 1
[2] Mü’min/60
[3] Bediüzzaman Said Nursi/ 23. Söz/5. Nokta
[4] Kaf/16-17, Bakara/186
[5] Ezan ve kamet arasında yapılan dua gibi (Cami’üs-Sağir)
[6] Cami’üs-Sağir

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz